Gaziemir’de Tarihi Botanik Bahçesi
Botanik biliminin babası olarak kabul edilen Tournefort’un öğrencisi İngiliz konsolosu William Sherard evinin önündeki arazide kurduğu botanik bahçesi kaderine terk edilmiş durumda. Üzerinde halen zeytin ve çam ağaçları bulunan botanik bahçesinin, yapılaşma olmaması büyük bir şans olduğunu belirten Arkeolog Ercan ÇOKBANKİR Seydiköy tarihi hakkında araştırmaları ile tanınıyor.
Gaziemir’de (Seydiköy) İngiliz Konsolos William Sherard tarafından kurulan botanik bahçesiyle ilgili araştırmaları da bulunan Arkeolog Ercan ÇOKBANKİR’den konu hakkında bilgi aldık.
“Zannedersem, 1998 yılları idi. 1970’li yıllarda başlayan Gaziemir (Seydiköy) araştırmaları tutkusuyla, çat pat bildiğimiz İngilizce ile İzmir tarihi ve arkeolojisi ile ilgili kitapları karıştırıyor, bulduğumuz bilgileri topluyordum. İzmir’e gelip yerleşen bir İngiliz çok dikkatimi çekmişti. Fakat tercümeyi tam sağlıklı yapamıyordum. İngilizcesi iyi olan arkadaşlarımın yardımıyla William Sherard adlı bu botanikçinin İzmir’e gelerek Seydiköy’e yerleştiğini ve Seydiköy’de yaşadığını okumuştum. William Sherard’ın aynı zamanda İngiliz konsolosu olduğunu öğreniyordum. O yıllardaki notlarım arasında sadece bu kadarı vardı. 1998 yıllarında bilişim ve iletişim nimetlerinden yararlanarak bu bilgilerimi biraz daha derinleştirdim. 1600’lü yılların başlarından itibaren İzmir’e yerleşen Levantenler, başta İzmir olmak üzere çevresindeki Bornova, Buca, Seydiköy olmak üzere Karşıyaka, Pınarbaşı’na yerleşirler. Çalışma alanıma girdiği için özellikle Seydiköy’e yerleşen Levantenler ve Seydiköy’ü ziyaret eden seyyahların anıları beni çok ilgilendirdi. Örneğin İzmir’e yerleşen Levantenlerin kalburüstü kişilerinden olan Madam Hoschpied, (Madam Hoschpied’ler bu evi 1668-1688 yıllarında İzmir’de Hollanda konsolosluğu yapmış Jacop van Dam’dan almışlardır.) Van Lennep, Mook ve İngiliz Crowly ve daha pek çok ünlü kişi Seydiköy’de oturduğu gibi, Madam Hoschpied Hollanda, Van Lennep Danimarka, Crowly ise İngiltere konsolosluğu yapmışlardır. Van Lennep’in bir diğer kardeşi de o yıllarda Trabzon’da yaşamakta olup bir Hıristiyan misyoneri olarak Anadolu’da çalışmalar yapmıştır. 1700’lü yılların başlarında İzmir’e gelen İngiliz William Sherard 1659-1728 yılları arasında yaşamış bir botanikçidir. İngiliz konsolosu olarak gelmiş ve Seydiköy’de yaşamıştır. Seydiköy’ün güney-batısında günümüzde Yeşil Mahalle olarak anılan yerde, Seyd-i Mükremüddün Hazretlerinin eski Türbesinin bulunduğu yerin karşısındaki Meles Çayının karşı yakasında Madam Hoschpied’in evinin üstündeki alanda aldığı 40 dönümlük arazı üzerinde Botanik bahçesi kurmuş. Bu Botanik Bahçesinde 12.000 çeşit bitkinin isimlendirmesini yaparak dünya Botanik bilimine sunmuştur. William Sherard Seydiköy’de yaşadığı yıllarda yaptığı araştırmaları, kendi el yazısıyla Oxford Üniversitesi Botanik bölümüne bırakmıştır. William Sherard’ın botanik bilimine olan ilgisi kadar o yıllarda Arkeolojiye de ilgisi vardır. Benim de dikkatimi ilk önce çeken arkeolojiye olan ilgisi dolayısıyla bölgede yaptığı araştırmalar kadar, o yıllarda Aydın ili Karacasu ilçesinde bulunan henüz dünya arkeoloji dünyasının ismini yayınlardan okuduğu, fakat yerini bilmediği Afrodisyas’ı bulup ve bazı eserlerin kopyasını alarak tanıtması olmuştur. William Sherard ile bilgileri günümüzde yine bu konuda araştırmalar yapan Ahmet Mehmetefendioğlu (9 Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi) Evelyn Lyle Kalcas’tan “Avustralyalı bir Çalıkuşu” olarak bahseder. 1950 yılın başlarında gazeteci olarak Türkiye’ye gelip Türk insanını ve yurt dışında yaşayan birçok meraklı insanı da Türkiye hakkında çok etkilediğini yazar. O yıllarda Robert Kolej de öğretim üyeliği yaptığını yine aynı okulda görevli Homer’le evlilik (1954) yaptığını, kitapları arasında 1966’da Londra’da basılan “The Search For The Royal Road”(Kral Yolu) adlı kitabında Türkiye ve Türkiye’deki arkeolojik yerleşimleri tanıtır. İngiltere’deki birçok dergiye gönderdiği gezi notları, İstanbul’da kurulan Türk Amerikan Birliği tarafından Tarih Topluluğunun ilk başkanlık görevini de yapmıştır.
İzmir’e gelip yerleştikten sonrada 1969 yılında “A Turkish Odyssey” adlı kitabını yayınlar. Yine İzmir Levanten tarihini ve evlerini anlatan “Gateways To The Past Houses and Gardens Of The Bornova” ve “İzmir Roundabout” yine Bodrum yöresinin güzelliklerini anlatan “Bodrum Castles And İts Knights” adlı kitabıdır. Hayatının son dönemlerini yaşadığı İzmir’de 1998 yılında vefat eder ve İzmir Karabağlar Ortodoks mezarlığında daha önce vefat etmiş eşinin yanına gömülür.
2000 yılı başlarında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyelerinden birinin basında çıkan bir haberinde, geçmiş yıllarda İzmir’de kurulu bir botanik bahçesini, Güzelbahçe de canlandırılalım haberi benim Seydiköylülük ruhumu kabartmış, Seydiköy’de bulunan bu botanik bahçesi Gaziemir de değil de başka bir yere neden yapılsın, bu topraklarda üç kuşak yaşamış biri olarak böyle bir şeyi kabul edemeyip bu çalışma ve bilgileri “Seydiköy’den-Gaziemir’e” adlı kitabımda yayınlayarak sahip çıkmıştım. Günümüzde Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol’un bu projeyi Gaziemir’de gerçekleştirme projesini takdirle karşılıyorum.”
Dünyanın en eski botanik bahçelerinden biri olan Gaziemir’deki botanik bahçesinin hayata geçmesi hem Türkiye hem de İzmir turizmi için çok önemli. Botanik bahçesi yeniden canlanabilmek için yardım eli bekliyor.